Mahalle dereye dönünce muhtar isyan etti: Bu afet değil ihmal!

Hendek Esentepe Mahalle Muhtarı Abdullah Serbest, yağışlar sonrası mahalle girişi dahil olmak üzere tüm ana ve ara yollarının sular altına kalmasına isyan etti. 

Aracıyla sokakları gezerek sosyal medya hesabından tüm sokakları gösteren Muhtar Serbest, kanalların açılmadığı, menfezlerin tıkalı olduğu ve gerekli çalışma yapılmadığı için bu sıkıntıyı çektiklerini söyledi. 

Belediyeye senelerdir konuyu anlattığını ama yolların çamur içinde olduğunu ifade eden Muhtar, "Biz 5nci sınıf vatandaşmıyız" diye sitem etti. 

Serbest, "Bunun adı afet değil İhmal. Köyümüzün girişi bu  halde. D100'ün bütün suyu yola akıyor. Sorsak. Çok büyük bir afet var. Bu afet değil bu ihmal. Kaç yıldır kanalları açalım diyorum. Bugün açarız, yarın açarız. Sabret bir ara açarız. Buyurun. Bu yol köyün yolu. Dereden geçiyoruz. Asfaltı geçtim çakıl bile yok. Köyde tatil gibi yazlık gibi oturanın kapısının önü asfalt. Her halde sistem böyle. Her su altında. Sorsak yağmur yağdı çok yağdı derler. Açsaydınız şu kanalı. Menfezler tıkalı. Su yoldan akıyor, alıyor mıcırı götürüyor. Çukurları geçtim zaten onları anlatmıyorum. Biz normal yolu hak etmiyoruz? 5'nci sınıf vatandaşmıyız? Afrikadakiler bile daha düzgün yolu var. Kanal açılabilirdi su birikmezdi. D100 içinde  bildirdim onlarda bakmadılar. Belediye değil oraya d100 bakıyor ama onlarda gelmedi.  Böyle bir perişanlık yok" dedi

Muhtar Serbest, "Bunu biliyormuydunuz.Esentepe nin ana yolu iyi, fakat ara yollar hala çukur toprak ve çamurlu. Her iki tarafında tavuk çiftlikleri var. Bu yollara ne zaman bakım istesek, "Oralarda çiftlikler var, tonajlı araçlar çalışıyor, bir sürü para kazanıyorlar , kendileride katkıda bulunsunla"r gibi gibi şeyler söyleniyor. Oysa ki mahallede kat kat sayarsak 26 çiftlik var. Ortalama 2 ayda bir tavuk teslim edip bahsedilen paralarını hesaplarına aktarıyorlar. Fakat o her hesaba yatan paranın %20 misini daha ellerine geçmeden vergi olarak devlete ödüyorlar. Bu miktar her iki ayda bir ortalama 2 milyon lira gibi bir paraya tekabül ediyor. Yıllık 10 ve bir belediyenin çalışma döneminde 50 milyon lira devlete vergi ödüyorlar. Her kış o çiftliklere gelen kamyonlar ya kara saplanır, ya çukurda makas kırar, ya çamura saplanır. Sahipleri her merkeze inişinde araçlarını yıkatmak zorunda kalır. Sizce bu kadar para verip, bu kadar sıkıntıya mağruz kalan başka bir iş yeri yada bir işletme biliyor musunuz?  Devlet Robinhut değildir. Zenginden alıp fakire versin. Devlet herkese ,her insana, her vatandaşına eşit hizmet vermekle mükelleftir. Fazlasını değil aldığının %20 sini verse, çalışan da çalıştıranda rahat eder. Biraz rahat etmeyi hak ediyorlar" ifadelerine yer verdi.