Bugün sizlerle Türkiye tarihine yön vermiş ve başta Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere pek çok önemli şahsiyetin takdirini kazanmış Türk Havacılığının babası Nuri DEMİRAĞ’ı hatırlatacağız. XIX. yüzyıldan itibaren sanayi devrimi ile birlikte dünya hızla değişmeye başlamıştı. Değişimin yaşandığı yüzyıl, Türk milletinin ciddi sıkıntılarla mücadele ettiği döneme denk gelmekteydi. Buna rağmen değişimin yaşandığı bu yüzyıldan geri kalmamak adına önemli projeler geliştirilmiş fakat sonuç alınamamıştı. Birinci Dünya Savaşı’ndan yenik çıkan Osmanlı Devleti ve ardından mücadelesi bitmeyen Türk milletinin, İstiklal Savaşı vererek bir devrin hüzünlü batışına şahitlik ederken yeni bir devrin başlamasına da tanıklık etmiştir. Türk milleti geçmişte yaşanan bu talihsizlikleri tekrar yaşamamak için gayret göstermiştir. İşte bu gayreti gösterenlerin arasında demiryolu yapmasıyla tarihe adı kazınan daha sonra uçak fabrikası ve uçuş okulu açarak ülkemizi ileriye taşıyan Nuri Demirağ’dır.
Mühürzade Nuri (Nuri Demirağ), 1886 yılında Sivas Divriği’de doğmuştur. Küçük yaşta babası Ömer Bey’i kaybetmiş, annesi Ayşe Hanım'ın çabalarıyla geçimlerini sağlamışlardır. Nuri Bey, çocukluğunda haksızlıklara karşı gösterdiği mücadele ve merhametli oluşuyla örnek alınacak bir kişiliğe sahiptir. Bu özellikleri sayesinde ileride yapacağı birçok faaliyetlerde de bu kişilik özelliğini ortaya koymuştur.
Nuri Bey, maddi sıkıntıları hasebiyle 17 yaşında girdiği imtihanı kazanarak Ziraat Bankası’nda memur olarak işe başlamıştır. Küçük yaşta kazandığı parayla hem annesini hem de okuması gereken kardeşinin geçimini sağlamıştır.
Meşrutiyet’in ilanıyla Ziraat Bankası’nda çalışanlar ıslahat hareketlerinde görev almış, Nuri Bey de İstanbul’da iyi bir vazife ile görevlendirilmiştir. Kendini geliştirmekte gayret gösteren Nuri Bey, iş hayatının sekizinci yılında “Maliye Şubeleri Müfettişliği” görevine yükseltilmiştir. Devamında da İstanbul’da dokuz farklı görevde bulunmuştur.
Memuriyetten istifa ettiğinde bütün serveti 56 Türk Lirası altınıydı. Bu servetini paraya çevirerek “Türk Zaferi Sigara Kâğıdı” adını verdiği işinin imaline başlamıştır. Lozan sonrası Türkiye, dünyanın en yoksul ülkelerinden biriydi. Bu şartlar altındaki en büyük sorunun bayındırlık olduğu bilinmekteydi. Bu nedenle öncelik, ulaşım alanına verilmiştir. 1924’te çıkarılan kanunla, Samsun – Sivas demiryolu ile bu soruna el atılmıştır. Nuri Demirağ’ın yaptığı demiryolu toplamı 1012,5 kilometreyi bulmuştur. “Demirağ” soyadı bu sahadaki çalışmaları sebebiyle Nuri Bey’e, Mustafa Kemal Atatürk tarafından verilmiştir. Cumhuriyetin onuncu yılında bestelenen ve söylenen; “Demirağlarla ördük Anayurdu dört baştan… Türk’e durmak yaraşmaz; Türk önde, Türk ileri” dizeleri Nuri Demirağ’ın yaptığı bu büyük işlerin coşkulu ifadesi olarak ortaya konmuştur.
Nuri Demirağ’ın bir diğer en önemli uğraş alanı havacılık sektörü idi. Nuri Bey, yeni kurulan Türkiye Cumhuriyeti’nin zayıf düşmemesi için havacılık sanayisine önemli yatırımlar yapmıştır.
Havacılık tarihinde önemli bir yeri olan Nuri Bey, Türkiye’de ilk kez Beşiktaş Nuri Demirağ Uçak Fabrikası’nı kurmuş ve ilk yerli yolcu uçağını imal etmiştir. Nuri Demirağ, 17 Eylül 1936 tarihinde havacılık sanayinin ilk temellerini atmaya başlamıştır. Bugün deniz müzesi olan Beşiktaş Barbaros Hayrettin İskelesi’nin yanında, Tayyare Etüt Atölyesi’ni kurmuştur. “Gök Stadyumu” adında ilk sivil hava meydanını faaliyete geçirmiş, burada eğitim vererek pilot ve uçak bakım ve teknik alanında personel yetiştirmiştir. Nuri Demirağ aynı zamanda Türkiye’de ilk paraşüt üretim merkezini kurmuş ve burada ilk paraşüt imalatını gerçekleştirmiştir. Ayrıca Nuri Demirağ’ın girişimi ile 17 Ağustos 1941’de ilk havacılık bayramı da tüm Türk halkı tarafında kutlanmaya başlanmıştır.
Bir mülakat sırasında, Nuri Demirağ’a havacılık alanı için, “Gelecekteki tasavvurlarınız nelerdir?” sorusuna: “…Şu çayırın bir kenarında, muradına ermiş insanların huzur ve saadetiyle oturup kahvemi içerken, bir işaretle yüzlerce tayyarenin birden havalandığını görmek” cevabını vermiştir. Ne kadar bunun için gayret ve çaba gösterse de bu isteği maalesef kendisi hayattayken gerçekleşememiştir.
Bizler ne kadar kendisini bayındırlık faaliyetleri ve havacılık sektöründe yaptığı önemli çalışmaları sayesinde tanısakta, bunların dışında Türkiye’deki ilk muhalefet partisini kurup başarılı olamadığını, 1954 yılında bağımsız milletvekili olarak seçildiğini bilmekteyiz. Maalesef ki milletvekili seçildikten üç sene sonra Şeker hastalığından vefat etmiştir.
Biz, Nuri Demirağ Havacılık ve Teknoloji Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi olarak Nuri Demirağ’ın hayallerini kurduğu geleceği gerçekleştirecek gençleri yetiştirmek istiyoruz.
TARİH ÖĞRETMENİ
NURİ DEMİRAĞ HAVACILIK VE TEKNOLOJİ LİSESİ
ŞEYMANUR YILMAZ
Yorum yazarak Medyabar Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Medyabar hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Medyabar editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Medyabar değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Medyabar Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Medyabar hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Medyabar editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Medyabar değil haberi geçen ajanstır.
Yorumlar
(4)Zeynep Yıldırım - Tabi ki geçmişe yönelik eksikler ve hatalar ama amaç geçmişi yargılamak değil geçmişten ders alıp geleceğe bakmak
Hakan - Size katılmıyorum kedilerinize selamlar
Abbas Tamer - Peki 1936 da uçak yapmaya başlayan Türkiye mi gavura muhtaç eden yerli ve millî herşey e düşman CHP zihniyetini de yazsana... Kalemin mi kırılır ekmeğin mi kesilirdi..
Bilsin mı millet laik Kemalist adı takılan devletin hazinesi ve kurumların ı ele geçirmiş adı bizden kanı bozuk tayfayı ve onlara uşaklık eden maneviyatsız zihniyeti..
Türkiye Vatandaşı - Bu kini kimsenin anladığını düşünmüyorum, bu atalarımızın uğruna can verdiği toprağa çok yazık, bize böyle bir vatan sevgisi bıraktıklarını bilseler kahırlarından defalarca ölürlerdi, sırt sırta verip savaştığı insanların şimdi torunları kendi menfaatleri için birbirlerine sırt dönüyor ve bunu devlete sahip çıkma adına yapıyor çok yazık..
Serhat Başaran - Sayın hocamız bu konuya siyaset yönünden bakmamış. Genel olarak unutulan bir günü ben şahsiyeti biyografi şeklinde bize sunmuş. Söyledikleriniz sen haklı olabilirsiniz ancak metni bu şekilde okumanız evlâdır.
Yazılan yorumlardan Medyabar hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz. Sitemizin Topluluk Kurallarına uymayan yorumlar yayınlanmaz. Yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Medyabar editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Medyabar değil haberi geçen ajanstır.