Gazetecilerin olmadığı, haberlerin ulaşmadığı şöyle birkaç gün bile yaşansa hayat nasıl olurdu?
Belki bazılarımız “iyi olurdu” diyecek.
Tiraj, tıklanma veya izlenme oranlarını arttırmak için şiddet, hırsızlık gibi haberlerden bunalmış, gazetecilerin tarafsızlığına, güvenilirliğine inanmayan bir kesim var; ancak kötü örneklere rağmen gazetecilik bir toplumun olmazsa olmazlarındandır.
Baskı, tehdit ve hakaretlere rağmen gerçekten, halkın menfaatinden vazgeçmeyerek sorumluluk gösteren gazeteciler hayatımızdan eksik olmasın.
Dünya’da, Türkiye’de yaşanılanları şehirlerde olup bitenleri öğrendiğimiz, olmasını istediklerimizi/istemediklerimizi dile getirdiğimiz gazeteciler, dönem dönem farklı eleştirilere neden olsa da demokratik toplumun güçlenmesinde önemli bir alandır.
Gazeteci, halk adına, halkın bilmesi gerekenleri tüm gün araştırır, bulur ve halka ulaştırır.
Halkın beklentilerini ilgililere yansıtır; yetkililerin yaptıklarını, yapacaklarını, yapmaları gerekeni halkla paylaşır.
Bu meslek öyle bir meslektir ki, diğer birçok meslekte olan para kazanmak, kar amacı gütmek ikinci plandadır, en azından öyle olması gerekir.
Yani temel amacı kar elde etmek yerine halkın menfaatlerini ön planda tutmaktır.
Zira nitelikli haberler, yazılar, fotoğraflar, videolar, programlar beraberinde gelirleri de yükseltecektir.
Tabi, bu işin zor tarafıdır. Gazeteci, sorumluluklarının bilinciyle hareket ettikçe karşısında ideolojik veya ekonomik güç odaklarını bulacaktır.
Tüm Dünya’da böyledir.
Herhangi bir soruna dikkat çektiğinde hakaretlere, tehditlere maruz kalabilir.
Çok şükür 90’lı yıllardaki gibi ülkemizde gazeteci cinayetleri yaşanmıyor; ancak tehdit ve hakaretlerin ortadan kalktığı söylenemez.
Sakarya’daki bazı gazeteciler, ben de dahil, yaptığı haberden, yazdığı köşeden dolayı tehdit ve hakarete maruz kalabildi.
Güç zehirlenmesine girenler, rant koklayıcıları, maskelerin arkasına sığınanlar, kendi yöntemleriyle işlerini yürütenler gazetecilerin o alanlara dokunmasından hep rahatsız olmuştur.
Onlar rahatsız oldu diye gazeteciler işini yapmaktan vazgeçecek değil ya!
Ancak her gazetecinin güvenliği, yazma özgürlüğü güçlendirilmeli.
Yapılan yasal düzenlemelerle büyük oranda ilerleme sağlanmışken bunun genişletilmesi gerekiyor. Tıpkı sağlık çalışanlarına yönelik şiddet suçları gibi, gazeteciye yönelik maddi ve manevi şiddet fiillerinin de sert bir şekilde cezalandırılması lazım.
Diğer taraftan gazetecilik faaliyetlerini yasa dışı hedefler doğrultusunda kullananların, yurttaş gazeteciliğinden uzaklaşıp şantaj gazeteciliğine buluşanların, yalan haber yapanların da gazetecilik faaliyetlerinden uzaklaştırılması önemli.
Gazeteciliğin itibarını zedeleyen kişi veya medya kuruluşları da yakından incelenmeli.
10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü dolayısıyla kutlama mesajları yayınlanan bu günlerde gazetecilerin özlük haklarının iyileştirilmesine ve şiddete maruz kalmaları halinde caydırıcı cezalar getirilmesine yönelik adımlar atılmalı.
Sakarya Basını başta olmak üzere ulusal ve yerel medyada onlarca öğrencim çalışıyor. Sakarya Uygulamalı Bilimler Üniversitesi olarak uygulamalı eğitim modelimizle, işletmelerle birlikte yetiştirdiğimiz bu gençlerin hayallerini, heyecanlarını ve başarılarını destekleyici maddi ve manevi tedbirlerin alınmasını temenni ediyorum.
Özellikle genç gazetecilerimizin haber yaparken, eleştirirken, yanlışları vurgularken, karanlık odaklara yürürken şiddete maruz kalma riskinin az olduğunu bilme rahatlığına ulaşması gerekir.
Diğer taraftan başta üniversite mezunu gazeteci adayları başta olmak üzere genç gazetecilerin maaş ve diğer özlük haklarında gerek devletimizin gerekse de cemiyet ve derneklerimizin teşvik desteklerine ihtiyaç var.
Bu vesileyle büyük emek vererek, engellere direnerek yılmadan, hakikatin peşinde koşan, halkının menfaatini gözeten, milli ve manevi değerlere saygılı tüm öğrencilerimin ve gazetecilerin “Çalışan Gazeteciler Günü”nü kutluyorum.
Yorum yazarak Medyabar Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Medyabar hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Medyabar editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Medyabar değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Medyabar Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Medyabar hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Medyabar editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Medyabar değil haberi geçen ajanstır.
Yorumlar
(1)Gariban Manav - metin göktepe uğur mumcu gazeteci değil yanı... hmmm iyi siz gastecilerin günü kulu olsun. biz gazeteciler gününü de kutlarız 23 temmuzda.
Yazılan yorumlardan Medyabar hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz. Sitemizin Topluluk Kurallarına uymayan yorumlar yayınlanmaz. Yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Medyabar editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Medyabar değil haberi geçen ajanstır.